1950´ler... Kral Faruk´un Kahiresi... Buram buram yasemin ve manolya kokuları.. Çapkınlar genç kızları tavlamak için piramitlerin eteklerinde geceler düzenliyor; sosyete Fransızca, İngilizce, Yunanca ve İtalyanca konuşmayı tercih ederek aşktan dem vuruyordu. Göçmenler gülsuyu damıtıyor, devrimciler rejimi devirmekten bahsediyordu. Kısacası, XIX. yüzyılın Batı dünyası Müslüman topraklarda, cam bir fanus içinde yaşamaya devam ediyordu. Bizim hikayemizin kahramanlarıysa kaderlerinden habersiz, dalg ...