"Bazen eski bir çeyiz sandığını açtığımızda, onun kapağına işlenen şehrin siluetinde cami ve kilisenin birlikte resmedildiğini gördüğümüzde, bizden öncekilerin sahip olduğu bir şeyleri kaybettiğimizi hissediyorduk; bazen de bugün bize yabancı olan dillerle, Ermenice ve Osmanlıca yazılmış bir çeşmenin kitabesini birileri bizim için okuduğunda.
Kaybettiğimiz hazine, siyaset ve hukuk terazisiyle ölçülemeyecek kadar değerliydi.
Bu çalışma, geçmişe hep ihmâl edilen bir pencerede ...