Osmanlı Devletinden bu yana çok önemli sosyal müesseselerden biri olan vakıfların yüklendikleri fonksiyonlar üzerinde durulurken, 1946 Türkiyesinin sosyal-ekonomik ve kültür yapısından kesitler sunuluyor. Ayrıca, adalet mekanizmasının işlemediği bir devlette görülen rahatsızlıklar, devleti idare edenlerle idare edilenlerin duyuş, düşünüş, kültür ve inanç ayrılıklarından dolayı açılan sosyal yaralar üzerinde duruluyor.