"Türkiye, 30'lu yıllardan itibaren 'totaliterlik' rüzgarına direnememiş, inkılapçı cumhuriyetin otoriterliğinden, bir 'tek parti' totaliterliğine sürüklenmişti; 1950'li yıllardan bugüne kendimizi demokrasiye geçmiş olmakla avutuyoruz; oysa 'gidişat' hiç de öyle görünmüyor. Türkiye, bu defa 'küreselleşme' ve 'özelleştirme' masalına inanmış, paldır kültür 'globaliterliğe' doğru sürüklenmektedir; üstelik daha 'sivil,' daha 'demokrat,' daha 'insan haklarına dayalı' bir düzene 'dönüştüğünü' zannedere ...