“Tristan koymuşlar adımı. Tam üç yüz yaşındayım.
İnsan duygularının her çeşidini tanıdım ve bir şafak vakti yere yığıldım. Köklerimin arasına süzülen ışığın ve toprağa değen dallarımın haberini postacıdan aldım.
Onun gözlerinden, kendimi yolun karşısında, yere yıkılmış bir hâlde gördüm. Doktor Lannes’in iki armut ağacından biriydim. Ben onun en değerli varlığı, bir hatıranın canlı anıtıydım. Aramızdaki bu bağ ve dostluk yeniden var olabilir mi, bilmiyorum. Ölümden sonra ...